Lise yıllarında keşfettiğim “mirage” grubunun bir vokalisti vardı; uzun saçları ve siyah hakim tarzına rağmen beni asilikten uzak sakin bir ruh taşıdığına inandıran adam : Teoman Yakupoğlu…
O zamanlar müzik kanallarının sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi ,hele Internetin adı bile yoktu, müzik dergileri çok daha kaliteliydi üstelik satış kaygısı üzerine basılmazdı. Bu nedenle o meşhur Orhan veli şiiri “Harbe Giden Sarı Saçlı Çocuk”u şarkılaştıran mirage grubunu denk gelirse dinlemek zorunda kalırdık.
Meşhur Roxy Müzik Günlerinin 1996 ayağında, bu sakin ruhu olduğuna inandığım adam Teoman, bir şarkıyla en iyi beste ödülünü aldı. Bu şarkı aynı zamanda 1996’da piyasada olan ilk Teoman albümünün de çıkış parçası oldu:”Ne ekmek ne de su”…
Klibinde görür görmez saçlarını iyi ki kestirmiş dediğim ve bir 15 yaş edasıyla aşık olduğum Teoman’ı sıkı takip etmeye o günlerde başladım, ardından bu aşk sadece her albümünü alıp eskitinceye dek dinlemeye ve arşivlemeye, canlı performansını izlemeye, şarkılarının sözlerini adeta şiir gibi dinlemeye dönüştü.
Son yıllarda ardı arkası gelmeyen skandallarını, ruhundan dışarılara çıkıp adeta kayboluşunu, şarkılarındaki derin karamsar temayı (özellikle bk. En Güzel Hikayem) ve bence eskiyi asla yakalayamayan müzik kalitesini gördükçe şu an sadece “hala çok iyi söz yazıyor, üstüne kimseyi tanımıyorum” dediğim biri haline dönüşen Teoman’ı daha yakından keşfetmek istedim.
Buyurun Türkçe Rock’ın başlangıcına tohumları ekip ardından penceresinin ardına geçip izleyen adamın hikâyesine…
Biyografi
20.11.1967’de Giresun’da doğan Teoman, 2,5 yaşında babasını kaybeder. Kültür kolejini bitirdikten sonra Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji bölümünü tercih eder. Yüksek lisansını ise İstanbul Üniversitesinde hayatında her dönem birinci sırada ilgi gösterdiği “Kadınlar” üzerine yapar. Tezinde Kadınların Çizgi Romanlardaki Rolü’nü araştıran Teoman sonraki yıllar kadın temasını sadece şarkılarında değil albüm kartonetlerinde bile kullanacak, çektiği filmlerde dahi bu tema üzerinden yola çıkacaktır.
1986’da mirage grubuyla profesyonel müzik hayatına başlayan ve Roxy Müzik Günlerinde en iyi beste ödülünü “Ne ekmek Ne de Su” şarkısıyla alan Teoman yine 1996’da kendi adını taşıyan ilk albümünü yayınlar.
Dağılan Volvox grubu üyelerinden Özlem Tekin’in vokaliyle hayat bulan “Papatya” ciddi bir patlamayla radyolarda çalınmaya ve Türkçe Rock müzikle aç dinleyiciyi buluşturmaya başlar.
“Papatya”nın yanı sıra albümdeki tüm sözlerde bir farklılık göze çarpar, çok derin ve sağlam sözlerle dinleyiciyi tanıştıran Teoman özellikle “Mutlu aşk varsa da mutlu son yoktur”,“Gözyaşıysa sevdiklerin, en en çirkini, en fakiri,yanmıyorsa yorgun lambam ısıtmazsa, karton evim.”, “Kimin kimin bu sessiz eller mor halkalı yaralı gözler, kıyılarıma vuran sen misin?” diyerek “Hey George versene borç,aboneyim abone,hadi yine iyisin” gibi çocukluğumuzda beynimize kazınan Türkçe müzik sözlerinin yaralarına merhem olur.
Çok beklenen ve iyice tanınıp hayran kitlesini oluşturmaya başladığı albüm olan “O”;NR1 müzik etiketiyle 1998’te piyasaya sürülür.”Sus konuşma”, “O”, “Bazı Yalanlar”, “Yağmur”, Bir Orhan Atasoy klasiği olan “Gemiler”,Ahmet Erhan şiiri “Oğul” gibi hitler barındıran albüm Teoman’ın en iyi diyebileceğimiz albümlerinden biri olur.
“O” albümünün şöhretiyle 3.albümü merakla beklenen Teoman, 2000 yılında yine NR1 müzik etiketiyle “17”yi müzik marketlerin raflarına taşır.Yıllar sonra Müslüm Gürses’in dahi seslendireceği “Paramparça”, “17”, Ajda Pekkan klasiği “Uykusuz Her Gece”, Şebnem Ferah düeti “İki Yabancı”, “Sürpriz”, “Rüzgar Gülü” şarkılarıyla başarılı çıkışını sürdürerek konserlerin,festivallerin aranan ismi haline gelir. “17” albümünün bir diğer özelliği de cover şarkılara yer vermeye başladığı ilk albüm olmasıdır.
“17” albümünden bir yıl sonra 2001’de erken diye tabir edilebilecek 4.albüm “Gönülçelen” ve Remixlerden oluşan bir diğer albümle dinleyiciyle buluşur. Bana göre gölgede kalan albümlerinden olmasına karşın içinde “Gönülçelen”, “İstanbul’da sonbahar”, Barış Manço klasiği “Anlıyorsun değil mi ?”, “İstasyon İnsanları”, Özdemir Erdoğan Klasiği “Sevdim Seni Bir Kere”yi barındıran ve dinleyicinin “diğer albümlerden daha mı karamsar, yoksa daha mı romantik” sorularını sorarak dinlediğim bir albümdür. Daha sonra bu albümdeki “İstanbul’da Sonbahar” şarkısının remikslerinin yayınlandığı bir albüm daha çıkartır.
2002’de Sinan Çetin’in yönetmenliğini üstlendiği film “Romantik”te oyunculuğu deneyen ve film müziklerini besteleyen Teoman,”Mumya Firarda” ve “Banka” filmlerinden de oynayarak oyunculuğun burada bitmeyeceğine dair sinyalleri vermeye başlar.
NR1 müzikten ayrılarak Avrupa Müzik’e geçişinin ilk ürünü olan ve ilk albümle aynı adı taşıyan 5. albüm “Teoman” 2003’te piyasada yerini alır. “Senden Önce Senden Sonra”, “Kupa Kızı Sinek Valesi”, Barış Manço klasiği “Kol Düğmeleri”, “Rapsodi İstanbul”, Cem Karaca’nın unutulmaz şarkısı “Resimdeki Gözyaşları”, “Kıskançlık” albümdeki en dinlenesi şarkılar arasındadır.
2004 yılında senaryosunu yazıp yapımcılılığını yaptığı “Balans ve Manevra” filminde oyunculuk sergileyen ve filmin müziklerini yapan Teoman, bu filmden beklediği ilgiyi göremez.
Bu arada en iyi şarkılarının bir arada toplandığı “Best of Teoman” albümü ve farklı vokal tekniklerini kullandığı, baştan sona karamsar diye tabir edilebilecek, ancak gerek sözler gerekse melodik alt yapı değerlendirildiğinde oldukça sağlam bir albüm olan “ En Güzel Hikayem”i 2004’te yayınlar.
Bu albüm belki de şahsım adına baştan sona şarkı atlamadan dinleyebileceğim son Teoman albümü olma özelliğini taşır.
Ölmek için en güzel günün seçildiği “Güzel Bir Gün”, erotik sözleriyle basında sıkça yer bulan “Duş”, intiharın vazgeçiş noktasını çağrıştıran “Ayna”, iyi irdeleme ürünü olan “İnsanlar” ve “Parti”, klasik Teoman ezgileri taşıyan “..dedi Annem”, Şebnem Ferah düeti olan “En güzel Hikayem”, ve "Sözcükler kusuyorum cümleler kuramazken dün,denize döktüm kendimi ucuza gitmeyeyim diye bugün.."sözleriyle devam eden "Bugün" şarkısının etkili sözleriyle iyi yönde bir değişimin müjdesini verir.
Ancak müzikal anlamdaki bu değişim pek de uzun sürmez, 2006’da vasat diye nitelendirebileceğim 8. albüm “Renkli Rüyalar Oteli” karşımıza çıkar. “Renkli Rüyalar Oteli”, “Aşk Kırıntıları”, “Dursun Dünya”, “İki Çocuk”, “Kim” dışında alışılagelen Teoman şarkılarından uzak bir çizgi çizer bizlere.
Bu albümle birlikte basında Teoman sıkça görülmeye başlar. Alkolle ilgili problemi olduğu haberleri yazılır, gece kulüplerinden çıkış görüntüleri ne yazık ki bu iddiaları yalanlamaz, 2007 yılında bir gazeteciyi yumrukladığı haberi gündeme düşer, 2008’de bir kaset yüzünden tehditler aldığını söyleyerek polise başvurur. Gece kulüplerindeki kadınlarla birlikte görüntüleri, alkollü çekimleri, sahnede sigara ve birayla çıkmasının eleştirilmesi bugüne kadar müziğiyle gündeme gelen Teoman’ın artık müzikten çok özel hayatıyla gündeme geldiğinin kanıtı durumundadır.
Yıllar önce “Ün” kavramından hoşlanmadığını hatta ilk albüm kapağında belli belirsiz bir fotoğraf konulmasını da buna bağladığını söyleyen Teoman, ilerleyen yıllarda“ün” kavramının belki de bir bakıma ateşini üzerinde hissetmiş olacak ki müziğiyle gündeme gelmediği bir dönem geçirir.
2007 yılında farklı sanatçıların Teoman şarkılarını seslendirdiği “Söz ve Müzik Teoman" yayınlanır. Bu albümler birlikte yine bu sene içinde Bülent Ortaçgil-Teoman konserlerinin canlı performans albümü de müzik marketlerde yerini alır.
“Sevişirdik bazen”, “Çoban Yıldızı”, “Galatada Rıhtımda” “Mavi kuş ile küçük kız” ve Elif Şafak’ın ilk şarkı sözü demesi olan “Uçurtmalar” ile balad tadında bir şarkıyla eskisi gibi olamasa da yine de müzikal anlamda sağlam bir geri dönüş yapar.
Çoban Yıldızı klibinin yönetmenliğini de üstlenen Teoman, bu kliple-şarkıyı gerçekten güzel birleştirerek dinleyicilere “belki de yeniden” dedirtir.
İstanbul’ın Cihangir semtinde oturan ve şarkılarında hayattan ve beyoğlu’ndan ilham aldığını söyleyen Teoman’ın son albümünün ikinci klibi “Mavi kuş ve küçük kız” geçtiğimiz aylarda gösterime girer.
"En İyi Şarkıcı","En İyi Söz Yazarı","En İyi Albüm" gibi kategorilerde sayısız ödülün de sahibi olan Teoman’ın en yeni projeleri arasında son 4 albümünü sınırlı sayıda plak formatında dinleyiciyle buluşturmak geliyor.
Albümler
Teoman (1996)
0 (1998)
Onyedi (2000)
Gönülçelen (2001)
Teoman (2003)
En Güzel Hikayem (2004)
Renkli Rüyalar Oteli (2005)
İnsanlık Halleri (2009)
Remixler (2001)
İstanbul’da Sonbahar Remixler (2002)
Best of Teoman (2004)
Söz ve Müzik Teoman (2007)
Balans ve Manevra Film Müzikleri (2005)
Romantik Film Müzikleri (2007)
Teoman-Bülent Ortaçgil Konser Albümü (2007)
Ful Yaprakları Öneriyor
Papatya
Sessiz Eller
Vur Sen Beni
Yollar
Hiç Kimse Bilmez
O
Bazı Yalanlar
Yağmur
Oğul
Sus Konuşma
Rüzgar Gülü
Gündüz Tarifesi
Sürpriz
İstanbul'da Sonbahar
İstasyon İnsanları
Hayalperest
Senden Önce...
Kupa Kızı Sinek Valesi
Saat 3:00
Rapsodi İstanbul
Kıskançlık
Mektup
Güzel Bir Gün
Bugün
İnsanlar
Parti
Dursun Dünya
İki Çocuk
Sevişirdik Bazen
Çoban Yıldızı
Uçurtmalar
Bir Tık
Teoman
Teoman Fan
Kaynak
Wikipedia
Evdeki albümlerim ve dokümanlarım...
*Tüm metin "Ful Yaprakları"na aittir.İzinsiz kesinlikle alıntı yapılamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder